Beden, zihin ve ruh bütünlüğünü sağlayan bedenin biyolojik saatlerini ve sirkadyan ritimlerini düzenlemeyi öğreten bir ilmi yolculuktur.
“İnsanların hayat akışına vakitsizce son veren Tanrı değildir; ama şaşkınlıkları yüzünden ölümü hayatlarının ortasına çeken insanların kendileridir.” Mo Tzu
İnsanı ve insanın tekamül sürecindeki yolculuğunu ele alırken insanı bir bütün olarak değerlendirmek gerekir.
İnsan evrenin mikro ölçekte bir yansımasıdır. Her şey her şeyin içinde ise, zerre küllün aynası ise insan bedenini evrenle aynı kurallara göre oluşturulmuş olduğunu, aynı döngüsel yasalara uyması gerektiğini anlamamız gerekir. Bu döngülerden en iyi bilinenleri, mevsimler, aylar, gece/gündüz döngüleridir.
Gökyüzü ve yer yüzü arasında yer alan insan, onların her birinden enerji alır. İnsana düşen, enerjiyi kendi içinde dönüştürmek, onu insanlaştırmak ve böylece tekamülünü sağlamaktır.
Yılın mevsimlerini yaşamımızın bir döngüsü halinde değerlendirmeye başladığımızda evrenle ahenk içinde gelişmeye başlayacağız. Misal, sabah günün ilkbaharı, öğlen yaz, öğleden sonra sonbahar ve gece kış olduğundan gündelik yaşamımızda kolaylıkla uygulanabilir. İnsanın dünyaya gelişi ve çocukluğu ilkbahar, gençliği yaz, olgunluğu sonbahar ve yaşlılığı ve ölümü ise kış mevsimidir. Mevsimsel döngülere göre yaşamımızı dizayn etmek (beslenme, sıvı alımı, uyuma vb.) yolculuğun en verimli şekilde olmasını sağlayacaktır.
Bedenin;
- İlkbahar mevsiminde iken yeme-içme serbest ve uyanık olmak gerekir.
- Yaz mevsiminde iken yeme-içme yok, uyanık olmak gerekir.
- Sonbahar mevsiminde iken yeme-içme serbest ve uyanık olmak gerekir.
- Kış mevsiminde iken yeme-içme yok, uyku gereklidir.